yeni yıl etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
yeni yıl etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

31 Aralık 2023 Pazar

Yeni Yılda Umut Bizimle Olsun


     2023... Senenin son gününde ben de bir şeyler yazmak istedim galiba. Günlerim öyle dolu dolu bir şekilde geçiyor ki, bazen ne hissettiğimi ve ne yaşadığımı düşünmeye fırsatım olmuyor. Kafamda bir düşünceyle gelmediğim gibi yazarken düşünmek istiyorum. Düşüncelerim burada kalsınlar, otomatik pilotta yaşarken bana yön versinler de istiyorum.

      

     Bu sene çok zordu be. Tamam zor iyidir, gelişim için bir fırsat doğurur dedik; konfor alanında uzun süre kalmanın olumsuzluklarından bahsettik falan filan da; kardeşim bu kadar üst üste gelir mi bütün felaketler yahu?! Her yıl biterken o seneyi çok kötülemeyeyim sonra daha kötüsü olursa diye bir korku oluyor içimde ve her yeni yılda bu korkum doğrulanıyor sanki. Ülkecek doğal afetiyle, siyasi olaylarıyla, ekonomisiyle, kontrolsüz göçüyle, tüm bunların biz vatandaşların psikolojisine olan negatif etkisiyle; kafayı sıyırdığımızdan sebep mi bilinmez Gülseren Budayıcıoğlu'nun elinin değdiği kasvetli ve de şiddet içerikli televizyon dizileriyle, içimiz şişti biraz magazin bakalım bari dediğimizde de vay anasını sayın seyirciler diyerek ağzımızın açık kaldığı zincirleme suç işleriyle, kara para aklama olaylarıyla, kaybettiğimiz değerlerle, lanet olsun artık bu kadarı da olmaz artık dediklerimizle... Oyyy bit artık be 2023, inşallah senle son bulsun yaşadığımız tüm negatiflikler...

      Her zorluk bir şey öğretir insana ya, bence bu ülkede yaşarken en çok da belirsizliğe tahammülü öğreniyoruz. Ânı yaşamayı öğreniyoruz, çünkü elimizde net olan bir o var. Yarın belirsiz, Allah'a emanetiz her anlamda. Böyle negatif bir giriş yaptım ama bu kısmı negatif şekilde söylemiyorum bak. Bence çok önemli bir kazanım bu.

     Her durumda mizah yapabilme yeteneğimiz gelişti. Her sansasyonel olay sonrası gir bak sosyal medyaya, ohaa diye şaşırır kızarken birden bir tweete denk gelip gülmeye başlıyorsun.

     Almak, parayı biriktirmekten daha makul olduğu için alışverişimiz arttı. Çünkü bilirsin, bugün almadığın güneş kremi bir ay içinde iki katına çıkabilir ve bu durum seni asla şaşırtmayabilir. Fiyat algımız hepten kaybolduğu için satıcılar da bu işten memnunlar bence. Birilerinin de yüzü gülsün yahu :))

     Yalnız olmadığımızı biliyoruz öte yandan. Geçenlerde biri "Hevessizleştirildik." Yazmış. Benim hissiyatımın tek kelimelik ifadesi bu olurdu herhalde.


     Öte yandan Sabahattin Ali diyor ya :" Perişan haldeyim ama içimde kendimden bile sakladığım bir ümit var. " Diye, İşte içimde kendimden saklayamadığım dolu dizgin ümitlerimin bambaşka hikayeleri var.

      Her yeni günde, hele de gün güneşliyse, içime çektiğim nefeste içtiğim suda saklı umut. Kızımın gülüşünde, her yeni gün bana göstermeye çalıştığı sevgisinde, avuçlarımın içindeki küçük parmaklarında gizli... Yorgunluktan tükendiğimde eşimin elime tutuşturduğu bir fincan kahvede, sevdiklerimle birlikte paylaştığım sofralarda gizli...

     Zor duygular yaşarken ve bu duygulardan kaçmak istercesine hırsla yürürken denk geldiğim manzarada, tenimi okşayan serin havada gizli...

     Balkonda otururken duyduğum çocuk seslerinde ve neşesinde, 100. Yıl Cumhuriyet kutlamaları için karşıdaki okulu canla başla süsleyen ve özenle bu kutlamalar için çalışan öğrencilerde, Atatürk'ün gençliğe hitabesinde ve Atatürk'ün kırmızı çizgimiz olduğunu vurgulayan her olayda gizli....

     Güzel bir kitabın ilk paragrafında, yeni keşfettiğim o harika şarkıda, izlerken beni mest eden o filmde gizli... Bir dost sohbetinde, günü olan komşumun beni de düşünüp getirdiği tabakta, bazen tanımadığım birinin tebessümünde gizli...

     Umut o kadar değerli bir duygu ki... 2024'ten kendim, sevdiklerim ve siz sevgili dostlarım adına  UMUT diliyorum. Bolca umudumuz hayalimiz olsun. Sağlığımız yerinde olsun. Doğal olaylar afetlere dönüşmesin, iyilikler çoğalsın, kötülükler azalsın ya da belasını bulsun. TV'de neşeli programlar, sağlıklı karakter tiplemeleri artsın. Kendimize çok şey kattığımız, gönlümüzü çok yormadan dersimizi aldığımız, bolca güldüğümüz, gülüşünün içimizi ısıttığı insanlarla birlikte olduğumuz bir yıl olsun. Mutlu yıllar! ❤🥳

Sezen Aksu- Şahane Bir Şey Yaşamak

26 Aralık 2020 Cumartesi

Yeni Yıla Girerken



Aralık ayının ortalarından sonra geçtiğimiz yılı uğurlama, gelecek yeni yılı karşılama hisleriyle doluyorum. Yazmak bu hislerimi paylaşmamın güzel bir yolu oluyor. Defterime değil de buraya yazmak istediğimi fark ettim bugün. Sanırım burada birinci tekil ağızdan yazılar yazmayı da çok seviyorum.

Evet, dünya açısından belirsizliğin yoğun olduğu günler yaşadık. Kayıplar, hastalık korkusu, sevdiklerimizle her zamanki doğallıkta görüşememeler... Bu konulardan o kadar çok bahsedildi ve üzerinde duruldu ki, Covid-19 etkileri üzerine bir şeyler ekleyesim yok. Hepimiz benzer şeyler yaşadık ve yaşıyoruz. Ben kendi iç dünyamdaki değişimler ve  dönüşümlerden bahsetmek istiyorum biraz. 



Evime olan bağlılığımın arttığını hissediyorum. Her zaman evde vakit geçirmeyi seven bir yanım oldu, ancak bu süreçte evimdeki her bir köşenin tadını sonuna kadar çıkarttığımı görüyorum. Evden çalışabiliyor olmak da iyi geldi. Zoom'dan yapılan görüşme ve toplantılar her ne kadar yüz yüze iletişim gibi değilse de, güzel yönleri de oldu. Bir şey itiraf edeyim mi? Meğer beni kendi iş alanım dışında yoran ne çok ilişki dinamiği varmış! O seslerden, dedikodu ve yanlış anlamalardan bir süre uzak kalmak, işimi yaptıktan sonra ya da iş aralarında bir kahve yapmak, sevdiceğimle sohbet etmek, sevdiğim bir müzik açmak harika hissettirdi. 

Sıkılmadım mı? Elbet sıkıldım. Bazen ruhumun enerjisi bedenime çok geldi. En uzaktaki markete gittim evin ihtiyaçları için, yürüyüşler yaptım. Bolca podcast yayını dinledim. Okumak istediğim kitapları okudum. Keyifli filmler/diziler izledim. 

Büyük kararlar aldım, hüsranla sonuçlanan girişimlerim neticesinde üzüldüğüm günlerim oldu. O süreçte duvarların üzerime üzerime geldiğini de hissettim. Biraz uzaklara gittim, sevdiğimle sevdiklerimi ziyaret ettim... Bazen evden, her şeyden uzaklaşmanın da iyi gelen yanları olabileceğini deneyimledim. Döndüğümde hüznüm daha anlamlı ve daha başa çıkılabilir düzeydeydi. 

Kendime şefkatle yaklaşabildiğimi gördüğüm bir yıl oldu. Sevdiklerimin kızdığım yönlerini kabul edince mi kendimi kabullendim, yoksa kendimi daha çok sevmeyi öğrenince mi çevremdeki insanlara olan anlayışım arttı bilmiyorum. Ama bu yeni öğrenmeler beni daha iyi bir noktaya taşıdı diyebilirim.

Eskiden duygularımı iyi olanlar ve kötü olanlar diye ayırdığımı fark ettim. Bu benim için önemli bir keşifti. Hüznü ve öfkeyi kötü olanlar diye ayırıp bundan kaçtıkça daha iyi olmadığımı gördüm. Tam tersine ortada üzücü bir olay varsa bu hüznü yaşamak; öfkeleniyorsam " Ne var bunda öfkelenecek canım?" diye kendimi yargılamadan evvel beni nelerin öfkelendirdiğini anlamaya çalışmak kendimle yeniden tanışmaya benziyordu. Hoş, bu bahsettiğim konudaki çalışmalarım yaşam boyu süreceğe benziyor, çünkü insanın hüznünü ve acısını yaşamaya izin vermesi bile çok zorlayıcı bir süreç olabiliyor. 

Bu keşifler hiç bitmeyecek ve bitmesin de! İçimde kocaman bir dünya var ve ben bu dünyanın bir gezgini olduğum için çok mutluyum. Her yeni adımda başka bir şey buluyorum. Eştikçe derinlerden nahoş anılar da çıkıyor, güzel anılar da.  Hepsi ruhumun haritasını oluşturuyor, biliyorum. 

İşte yılın bu vakitleri " Yaşamımda neleri temizledim, neleri dönüştürdüm ve neler ekledim?" kısımlarını düşünmek için çok güzel bir fırsat diye düşünüyorum. Yeni yılda nelerin olmasını istediğimi detaylı bir şekilde hiç düşünmedim. Zira 2021'de de sürprizler olabilir.


 Yine de neler olsun isterdim derseeem....: Kendi iç dünyama  karşı duyduğum bu merak hep olsun istiyorum. Sevmeler/sevilmeler bol olsun, mutluluklar olsun... Üzüntülerin olduğu yerde bolca şefkat olsun, bir parça çikolata da olabilir. Ağladıktan sonra bir parça çikolataya "hayır" demem :) Filmler, kitaplar ve şarkılar bebişlerim olur zaten. Sevdiğim insanları söylememe gerek bile yok ama evet sevdiklerim demişken sağlık elbet olsun. Amin. :)